TÜRK MİLLİYETÇİSİ ÜLKÜCÜ ŞEHİT NİHAT TOSUNER etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
TÜRK MİLLİYETÇİSİ ÜLKÜCÜ ŞEHİT NİHAT TOSUNER etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
8 Temmuz 2021 Perşembe
TÜRK MİLLİYETÇİSİ ÜLKÜCÜ ŞEHİT NİHAT TOSUNER
ÜLKÜCÜ ŞEHİT NİHAT
TOSUNER
ŞEHİT OLDUĞU TARİH: 08 TEMMUZ 1972
DOĞDUĞU
YER: AFYON-BOLVADİN
MESLEĞİ:
ÖĞRENCİ
Nihat Tosuner 1970'li
yılların başları idi; Türkiye'nin bir çok Üniversitesinde uygulanan bir oyun
Erzurum Atatürk Üniversitesin de'de uygulanıyordu. Türkiye'de Sol ve Sağ
gruplar hangi Üniversitelerde hakimiyetlerini ilân etmiş iseler o ölçüde de O
şehrin Emniyet güçleri üzerinde, Üniversite üzerinde hakimiyetleri de o ölçüde
oluyordu. Üniversite giriş imtihanlarına girecek öğrencilerin yerine sahte
kimliklerle çalışkan ve son sınıflara kadar gelmiş, Üniversite öğrenimini
tamamlamakta olan öğrenciler sokuluyor, alınan yüksek puanlarla, Sağ veya Sol
fikrin militanları Üniversitelerde ki fakültelere yerleştiriliyordu. İş o kadar
ileri safhalara varmıştı ki; bir yıl Ankara'dan sorular çalınıp, kurşun
kalemlere şıklar halinde kazınmış ve imtihana girenlere verilmiş, durum
anlaşılınca da o yıl Üniversite giriş imtihanları top yekun iptal edilerek
yeniden yapılmıştı. Gene böyle bir imtihan yılında Ankara'dan, KTÜ ’den
Erzurum'a 5-10 kadar çalışkan, bilgili arkadaşlar bu vesile ile Erzurum'a
gönderilmişlerdi. Bir gün önce bütün hazırlıklar tamamlanarak Ertesi gün giriş
imtihanların yapıldığı salonlara sokulmuşlardı. Dışarıda çok iyi tedbirler de
alınmamış değildi. Giriş sınavlarının yapıldığı sınıflarda her hangi bir olay
olursa, içerdeki arkadaş mutlaka kavga çıkaracak ve dışarıda bekleyen grup,
salondaki arkadaşlarını dışarı çıkarılacak ve asla kimlik verilmeyecekti. Aksi
taktirde hem imtihana giren öğrenci hem de imtihanda yerine girilen öğrencinin
öğrenim hayatı bitebiliyordu. Dışarı da sıkı sıkıya nöbet bekleyen bizlere bir
haber geldi. Falan salonda sahte kimlikle imtihana giren arkadaşlardan birisi
yakalanmış, görevliler dışarıdan polis çağırmaya gittiklerinde de, delikanlı
pencereden atlayarak sahte kimliğini alarak kaçmayı başarmıştı. Yakalanmış olan
arkadaşımızın kesin kimliğinin anlaşılabilmesi için, imtihanların sonuçlanıp,
arkadaşların bir araya gelmesi gerekmekte idi. Gereken araştırmalar sonucu
yakalanan arkadaşımızın Karadeniz Teknik Üniversitesinden Erzurum'a bu görev
için gelen, Afyon İli Bolvadin İlçesi doğumlu Nihat Tosuner olduğu anlaşıldı.
Nihat Tosuner ise hiçbir yerde yok. Her taraf aranıyor, taranıyor, Trabzon'a
soruluyor, kendi memleketi olan Afyon Bolvadin'e soruluyor ; yok.. yok.. Bütün
Hastaneler aranıyor, Emniyet taranıyor, yok... yok... Daha sonra Erzurum
Trabzon arasında ki kop dağında bir münibüsün kaza yaptığını ve üç kişinin
öldüğü haberini alıyoruz. Bayburt Devlet hastanesi yeni hizmete girmiş,
soruyoruz, soruşturuyoruz; yok.. yok.. Erzurum Hastaneleri araştırıyoruz
yok..yok.. Tekrar ısrarla Bayburt'a gidiyoruz, aradan üç gün geçmiştir. Morg
görevlisi bir hizmetli; Morgda bir cesedin bulunduğunu kimsenin sahip
çıkmadığını söylüyor, İnilip bakılıyor .. Evet; Nihat Tosuner... Rahmetli
Tosuner, Bayburt Devlet Hastanesine sağ gelmediği için kayıtlara alınmamışmış
gibi çirkin mazeret bulunuyor. Değerli Ağabeylerimiz sn. İlhami Kafkas ve
Kıymetli şimdi emekli Prof. Ağabeyimiz Hasan Erdoğan ile birlikte, cenazeyi
memleketi olan Afyon'un Bolvadin Kazasın'a götürerek teslim ediyoruz. Ailesinin
halini şu an hatırlayınca bile etlerim diken, diken olur... Cenaze Töreni
muhteşem olmuştu Hz. Yunus'un dediğini Afyonunu Bolvadin kazasında doğmuş Nihat
Tosuner 100 Yıllar sonra doğruluyordu. “BİR GARİP ÖLMÜŞ DİYELER ÜÇ GÜNDEN SONRA
DUYALAR, SOĞUK SUYLAN YUYALAR, SÖYLE GARİP BENCİLEĞİM Afyon İlimizin Bolvadin
Kazasına yaklaşırken iki araba halinde giden kortejimizin, öndeki arabanın
bagajında rahmetli Nihat Tosuner'in Naşı arkadaki arabada ise sn. İlhami Kafkas
ile beraberdik. Kıymetli dava adamı ağabeyimiz İlhami Kafkaf, önde giden tabuta
bakıp, gözlerinden yaşlar boşanırken Rahmetli Nihal Atsız Hocanın; “Yolların
sonu” Şiirini okuyordu. .. Tarih Bir kere daha yazıyordu ki; Her hangi fikir
olursa olsun. O fikir mensubu kendi fikri için ölebiliyorsa, O fikir fikirdir.
O dava davadır. 14.10.2005 - Erzurum Gazetesi
ÖNEMLİ NOT:
ŞEHİTLERİMİZLE İLGİLİ ELİNDE BİLGİ, RESİM OLAN VARSA YA DA DÜZELTİLMESİ GEREKEN
BİRŞEY VARSA LÜTFEN BANA ÖZEL MESAJDAN YAZSIN. TEŞEKKÜRLER
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)